
Pek rahatladım sonunda...
Yoğunluk arasındayken, "yeter artık" dedim ve indim kuaföre
. {evet evet bizim işyerinde kuaför var} :)
Baktım, çocuk saçımı yıkayacak,
"dur bi cihazımı çıkarayım " dedim, çocuk şaşırdı,
sanırım daha önce işitme cihazı görmemişti.
Kuaförde dergi , gazete okurken kafamı çevirip dinlemek zorundayım sohbeti, ben de takmadım cihazı bıraktım masaya :) kuaförlerimiz maşallah muhabbeti çok seviyorlar :)
"nasıl keseyim saçınızı" dedi, ben de "olabildiğince kısa olsun, kat kat olsun " dedim,
hemen saç modelleri olan dergilerden getirdi, "şu mu olsun bu mu olsun" "sen bunları boşver, bildiğin gibi kes dedim" :) 15 dk.da kesimi ve şekil vermeyi bitirince tebrik ettim çocuğu.
Severim işlerini pratiklikle ve hızlı bitirenleri...
Ne diyecektim, işitme kayıplı olmak, hele hele işitme cihazı kullanmak kendimi
özel hissetmeme sebep oluyor.
Siz de öyle misiniz işitme kayıplı arkadaşlarım bilmiyorum ama tanımadığım insanlara olsun, girdiğim kalabalık ortamlara olsun, "işitme kayıplıyım " dediğimde kendimi pek havalı hissediyorum. :)
Eee küçükken , kıt akıllılardan alay edenler olurdu,gerçi ben de onlarla dalga geçerdim ama şimdi büyüdük artık , alay eden de yok, herkes çok ilgili davranıyor.Söylediğimiz insanlar, birden kulağımız oluyor.Bu öyle güzel birşey ki...
İşitme kaybı olupta üzülenlerimiz varsa lütfen lütfen üzülmeyin.
Bu nimet, milyonlarca kişi arasından SİZ seçilerek SİZE verilmiş bir armağan.
"nesi güzel" diyorsanız bana bir tane olumsuz yanını söyleyin size hak vereyim.Merak ediyorum gerçekten,var mı dezavantajı?