On kişiden sekizinin bahsettiği konu hep aynı...
"Zaman nasıl bu kadar çabuk geçiyor"
Bu cümleyi kuranlarımıza baktığımda, anneler,yeni evlenmiş olanlar ve çalışan tüm insanlar bu ortak fikirde birleşiyor.Birşeylerle meşgul olmak,faaliyette olmak "zaman" kavramını sürekli sorgulamamızı sağlıyor.
Oysa ev hanımı ya da bir işsiz için aynı şey geçerli değil.
Ya da evde dönmemizi bekleyen çocuklarımız için durum çok farklı.
Yani demek istediğim, biz çocukken zaman kavramı bizi çok ilgilendirmiyordu,oyun,dersler derken büyüyorduk.Ama sorumluluk sahibi ebeveynlerimiz için zaman hep çok akışkandı.
Biz de "sorumlu insanlar" sınıfına atladığımızdan zaman bize çok hızlı geçiyor gibi geliyor...
öyle bir geçer zaman ki
dediğim aynı ile vaki
öyle bir geçer zaman ki
dediğim aynı ile vaki
birden dursun istersin
seneler olunca mazi
öyle bir geçer zaman ki
dediğim aynı ile vaki
öyle bir geçer zaman ki
{ Erkin Koray }
Canım zaman gerçekten su gibi akıp gidiyor.2000 senesinden sonra sanki daha hızlı dönmeye başladı dünya,hepimiz inşallah şu kısa ömrümüde güzel şeyler yaşarız,sevgiler...
YanıtlaSilHaklısın Delfina'cığım,özellikle ev hanımı için zaman hiç geçmez.
YanıtlaSilDelfina zaman çabuk akıyor aslında..
YanıtlaSilBen çocukken annem babam hayat şartlarını bize bu kadar yansıtmazdı. Şimdiki çocuklar herşeyden haberdarlar.Bazen anlatmak zorunda kalıyoruz.Çünkü sürekli istiyorlar(bizim hatalarımızdan kaynaklanıyor elbette)Ben çocukken A.B.D Başkanın ismini bilmezdim mesela :)
Yükümüz ağırlaştı,hayat çok daha zor..Nasıl daha iyi yaşarız diye düşünmüyorum,nasıl geçineceğimizi ve nasıl çocuklarımızı okutacağımızı düşünüyorum sürekli...
İçimi dökmem gerekiyormuş sanırım:))
Delfinacım, gerçekten çabuk mu geçiyor yoksa bize mi öyle geliyor bilemicem ama kuş gibi uçtuğu bir gerçek hele dörtlü hanelere gelince tut tutabilirsen.
YanıtlaSilBiri zamani durdursun Delfinam :))
YanıtlaSilbana da öyle geliyor hayatı yakalayamamaktan korktuğum hiç bazen umutsuzluğa kapılıyorum
YanıtlaSilhele hele benşm gibi hala ogenciysen ve okulun ilk yılını ve son yılının su gibi gectiğini dusunursen evet! zaman daha da hızlandı gibi artık :)
YanıtlaSilDelfina, seni sevdiğimi söylemişmiydim :) evet evet söylemiştim.
YanıtlaSilO kadar duygu yüklüyümki şu anda, anlatamayacağım kadar uzun sıkıntılarım var bu ara, bir de diyetisyen diktim başıma yetmezmiş gibi.
Nasıl duygusalım bu gun (açlıktan olabilirmi?)
Bir de üstüne senin, o yorumun....
Akrabalarımdan, arkadaşlarımdan bile son zamanlarda işitmediğim güzellikte sözler...
Off dağıttın beni, ne zaman artık blog falan yazmak istemiyorum, niçin yapıyorumki? diye her umutsuzluğa düştüğümde, sanki hissediyor ve bir el veriyorsun bana...
Çok teşekkürler
İyi ki varsın..
Gerçek ortamda da en kısa zamanda tanışmak, arkadaşlığımızı dostluğa cevirmek dileğiyle..
Çok öperim canım..
Delfinam;
YanıtlaSilÇok özlemişim seni,yazılarını.Bu akşamı okuyamadığım 3 aylık yazılarına ayırdım :)
Kocaman sarılıyorum sana güzel yürekli dostum!
olabilir sorumluluk artınca ve istediğimiz işleri yetiştiremeyince zaman hızlı geçiyor, yetmiyor.
YanıtlaSilSevgili Delfina, ben de hep 2000den buyana zaman nasıl da hızla aktı gitti diyordum ki farklı bir bakış açısı yakaladım. İzliyormusun bilmiyorum ama "altın yolda" kanal yazılarımdan henüz yayınlamadığım 6. bölümünde çok hoş bir mesaj var, burada paylaşmak istedim seninle, tam yeri gibi geldi bana :)
YanıtlaSil"Aslında hızla akıp giden zaman değil. Zaman aynı, hep aynıydı. Değişen sizin hızınız, ağırlaştınız , yavaşladınız ve sanki zamanın gerisinde kaldığınızı hissediyorsunuz, oysa zaman aynı hızında dururken değişen sizin hızınız."
bu mesajdan sonra çok düşündüm, galiba doğru... o kadar çok şey yükleniyoruz ki, bombardıman halinde gelecek senaryoları üretiliyor ve geleceğe inancımız, güvenimiz sarsılıyor, ister istemez yavaşlamak gelecek olanı geçiktirmek istiyoruz sanki... belki de en doğru ilacı zamanı yakalamanın, güven - neşe ve sevgi duygularına daha çok yer vermek yüreklerimizde ve huzura daha çok yer açmak...
sevgilerimle...
Dün iş dönüşü serviste bir kız "bugün de bitti çok şükür, yarın da cuma, oh" dedi. "Şu hafta bir bitsin" "bugün de geçsin" "yaz gelsin" diye diye, hayatımızın sayılı günleri geçse de gitse diye dualar ederek biz neden oluyoruz bence zamanın geçmesine. Ölüm döşeğinde bir an önce geçmesini dilediğim haftalar, yıllar için gözyaşı dökecek miyiz acaba? O hızlıca akıp geçen günlerde yaptığımız önemsiz ve dünyevi işlerden pişmanlık duyacak mıyız? Hayatı kaliteli yaşamıyoruzi bulunduğumuz durumdan kurtulmak istiyoruz, zaman geçince de şikayet ediyoruz, hepsi bizim suçumuz :)
YanıtlaSilen sevdiğim şarkılardan biridir erkin korayın bu parçası..neden bu kadar sevdiğimi de yazıyı okuyunca daha iyi kavradım))güzel yorum için çok teşekkür ederim arkadaşım..
YanıtlaSilArkadaşlarımla kaç gündür biz de aynı şeyleri mırıldanıp duruyorduk, zaman ne kadar da hızlı geçiyor diye:)
YanıtlaSilHaklısın, biz çocukken yaşam masal gibi. Zaman uzadıkça uzuyor.
Şimdi 24 saat yetmiyor!
Keyifli bir paylaşım olmuş. Teşekkürler...
En saydığım şair kadın, şair ana Gülten Akın'ı ziyaret etme şansım olmuştu evvelki yıl. Ona zaman ne çabuk geçiyor değil mi dediğimde, "siz de mi öyle düşünüyorsunuz, ben de bu yaşlılara has bir hissiyat sanıyordum," demişti. Galiba hepimiz aynı küfedeyiz!
YanıtlaSil:)Elbette okudum yazınızı.Zamanın geçip gitmesi durdurulamayacak bir olgu olsa da, asıl önemli olan zamanın dolu dolu, üreterek, yaşanarak (yaşar gibi yapılarak değil)ve yaşatarak geçmesi, öyle değil mi?
YanıtlaSilAyrıca sizi bu emek verilmiş blog için kutluyorum.
Çok doğru söylersin Delfinam, zaman algısı insanların yaşam şartlarına göre değişiyor ve hayat o kadar hızla akıp gidiyor ki 1 dakikayı bile boş geçirmemek lazım... Bu arada Erkin Koray'ın bu şarkısını da çok severim...
YanıtlaSilen sevdiğim şarkılardan biri...ne güzel söylemiş erkin koray...zaman elimizden akıp giderken...
YanıtlaSil