Not; Aşağıdaki enfes yazı için, konuk yazarımız Bahar'a sonsuz teşekkürler...
Zaman su gibi akıp gidiyor değil mi?
Bazen ayak uyduramıyorum geçen zamana...Bazen de ben farketmeden haftaların, hatta ayların bittiğini görüyorum..görüyorum ama inanamıyorum..
Ramazan ayı yaklaşmak üzere..Birkaç gün var önümüzde..Ve geçen sene bugünlerde bir arkadaşımla konuşmalarım aklıma geldi..dün gibi...İnanası gelmiyor insanın...Ömür geçiyor da geride neler bırakıyor neler..Hep birşeyler eksik değil mi?Hep birşeyler yarına ertelenmiş..İnsan hayatta neyi önemsiyorsa, belki de en çok canı neye yanıyorsa geçen yıllarda en çok onun için pişmanlık hissediyor sanırım...
Bazen pişmalık bazen de keşkeler...Pişmanlık yanlış geliyor bana..Yaşanmış herşeyin bir sebebi ve insana kattığı birşeyler olduğuna inanıyorum..Ne de olsa imtihan dünyası..
Kimi eğitimini yarıda bıraktığına,kimi erken yaşta evlenmediğine ya da evlendiğine,kimi girdiği işe,kimi yanlış seçtiği hayat arkadaşı için pişmanlık yaşıyor ya da keşkelerle başlayan cümleler kuruyor..Bazıları sarf ettiği cümlelere yanıyor..Keşke böyle demeseydim diye..ama sanırım büyük bir çoğunluğumuz yarım kalan ya da yaşanmamış bir aşka yanıyor....birşeylerin içinde kalması ne kadar kötü..ya da elinin kolunun bağlı olması..Ya da olmayacak birşeyin içine girip çıkamamak ya da hazır olmadığını hissettiğin bir anda yolda tek başına kalmak..
Bu çok kırıcı..
Bu aralar hep bunu sorguluyorum..
Çevremde o kadar çok insan var ki dinlediğim yada gözlemlediğim..Görülen o ki herkes birbirini seviyor..Sevmek bu kadar kolay mı?Ya da seviyorum demek bu kadar değersiz mi?Sevmek sadece söylemek değil ki?Seviyorum demenin bir sorumluluğu olmalı..İnsan bu kelimeyi sarfediyorsa sonuna kadar taşımalı ve yarım kalan bir aşkın bile bir merasimi olmalı..Ne dost kenarda beklemeli ne sevgili bekletilmeli..Hayatta hiçbirşeyin hakkını veremiyoruz zaten..Hiçbirşeyi tam yapamıyoruz..Ne işimize, ne evimize, ne eşimize tam konsantre olabiliyoruz..ama hep şikayet ediyoruz ..Şimdi benim yaptığım gibi..:(
Bir arkadaşım derdi ki: "Bahar'cığım insanoğlunun kendisi bir muamma değil mi?" diye ve devam ederdi..
"Eğer kafamdaki herşeyi yapabiliyor olsaydım şimdi çok müstesna bir kişilik olurdum" haklıymış..Doğru insan olmakta, hayatı doğru yaşamakta mümkün değil sanırım...
Eksikliklerimiz,
Bu güzel bir yazı. Tebrik ederim. Herkes kendine bir pay ibçer ya, ben bu yazıdan sevmeyi seçiyorum. Evet gerçekten sevmek ve sevgi içeren sözcükler kolay tüketiliyor bu devirde. Kuş tüyü gibi ordan oraya salınıyor ve de hafif. Oysa birine seni seviyorum demek beraberinde büyükde bir sorumluluk ve fedakarlıkda getirmeli. Gerçekten hayatınız olduğunda birine HAYATIM denmeli. Umarım birgün bu sarfedilen sözcüklere geröekten muhtaç bir toplum olmayız. Sevmek de sevilmek de hakkıyla güzel.
YanıtlaSilÇok beğendim yazıyı, Bahar'ı tebrik ediyoruz. hayatımızı planlayamıyoruz maalesef, tamam planlar yapılıyor her zaman ama uygulanmıyor, uygulamamıyor sonrası keşkeler. Her tecrübenin bir kazanım olduğuna inanıyorum ben de
YanıtlaSilBaharcım,çok özlemişiz yazılarını.Düşünmeye sevk eden cümlelerin çok değerli bizler için.
YanıtlaSilZaman dediğin gibi çok hızlı akıyor,ona yetişememek de en büyük keşkelerimizden biri.Geçmişte ah şunu da yapsaydım diye içimzde ukde kalan şeyler hep kendi tembelliğimizden.Bizi oyalayacak o kadar şey var ki.Sanal dünya esir almış durumda bizi.Gerçek hayata dönüvermek zor geliyor.Dergileri bile internetten okuduğumuz bu yıllarda , farkında değiliz ama keşkelerimizi çoğaltıyoruz.
Ben sanırım,ilerde geçmişe dönüp bakmak istemeyeceğim....
Sevgiler,
Gerçekten güzel ve özel bir yazı. Herkes payına düşeni alacaksa ben yaşadığım günden mutluluk, gelecekten umut almayı seçiyorum.
YanıtlaSilYazanın ve paylaşanın emeklerine sağlık.
Sevgiyle...
Selam canım,
YanıtlaSilBahar Hanım ne güzel ifade etmiş pek çoğumuzun yaşadığı duyguları.
Bloğunda yayınladığın için de çok teşekkürler.
Öpüyorum kocaman.
Sevgiler...