Mutfak camından içeri süzülen günün ilk ışığı ile beraber,odada ufak tıkırtılar duyuluyordu.Nurgül Hanım erkenden kalkmış,ahududu reçelini kaseye boşaltıyordu.Çay bardaklarını da karşılıklı koyunca,"kızımı uyandırabilirim artık" dedi içinden.
2.5 yıl önce, Burcu'nun Eczacılık Fakültesi'ni kazanmasıyla İstanbul'a gelmişlerdi.Köy hayatından şehir hayatına öyle hızlı geçiş yapmışlardı ki,2 yıl sadece alışabilmekle geçmişti.Kocası 8 sene önce vefat edince,kızını koca şehirde tek başına bırakamazdı,kıyamazdı,gelmişti işte. Birlikte bugünleri atlatacakladı.
Cumartesi kahvaltısını keyifle yaptılar,Burcu okuldan arkadaşları Elif ve Seda ile büyük alışveriş merkezinde buluşacaktı."Annecim sen de gel,hep beraber gezeriz" dedi.Nurgül hanım son 3 haftadır evden çıkmamıştı, "geleyim öyleyse" diyerek, kendi ördüğü şalını üstüne attı ve çıktılar yola.
"Nurgül teyzecim,abimin kızı olacak,beşik hediyesi almalıyım,sence hangisi güzel?" diye beşikleri gösterdi.Kadın hepsini şaşkınlıkla izledi.Mağaza sorumlusu "Hanımefendi,ilginizi çekerse bu beşikler çok moda,bakın kumandayla göstereyim size" biip biiip... "Aman Ya Rabbim,beşik öyle bir sallanıyor ki kızım ,içindeki yavrucağın halini düşün..Belki ileri geri sallanmayı sevmeyecek,belki bu kadar hızlı sallanmak istemeyecek...Ben yatsam başım fırıl fırıl döner.Aman kızım sakın alma böyle bir hediye.."
Bir süre daha gezdiler,Elif o sırada sınıf arkadaşlarından birinin daha rahim ağzı kanserine yakalandığını anlatıyordu."İyice araştırma yaptım kızlar,meğer bu hastalık, grip virüsü gibi bir virüsle bulaşıyormuş.En çok da umumi tuvaletlerde."
Nurgül teyze koca alışveriş merkezinin karmaşasından,gürültüsünden bunalmış ve kendini lavaboya atmıştı.Elini yüzünü yıkasa kendine gelecekti.Wc'ye girdi ,bir de ne görsün,tuvaletin üzerini naylonla sarmışlar.Üstteki kullanım kılavuzunu aceleyle okudu,kolu çeviriniz yazısını okuyunca çevirir,çevirir..Üzerindekileri gördükçe midesi bulanır.Hemen terkeder orayı,kızlara da durumu anlatır...Rahim ağzı kanseri ve daha birçok hastalığın neden bu kadar yaygın olduğunu bir kez daha konuşurlar.
Akşam eve döndüklerinde köy hayatının verdiği huzuru,zindeliği ve sadeliği bir daha bulamayacağını düşünür,hüzünlenir.
Uyumadan önce kızına der ki;
"Yavrum,mezun olduktan sonra eczaneni köyümüzde açmayı düşünür müsün?
Burcu da; " Annecim,ben zaten bunun hayaliyle okuyorum.Aynı şeyleri hissediyoruz,sen hiiçç üzülme ." der.
Anne-kız sımsıkı sarılırlar ve geri kalan ömürlerini köylerinde huzur içinde yaşarlar.
- Sevgili Buzcevheri, sobe için çok teşekkürler...
- Tuba'nın resimleri çok başarılı,tşkler Tuba...
Ben �retmenli�imin4/3�n� k�y �r.olarak ge�irdim,kocam em.olunca babam�n k�y�ne yerle�tik depreme dek 7 y�l orada g�z�m de kula�m da g�nl�m de huzur bulmad�.gitmek istesem de gidecek k�y yok diye korkuyorum .Ama gidi� iyi de�il d�nya bitti
YanıtlaSil